Sermaye açlığı

2017 yılından bu yana otomotiv tedarikçilerinin toplam piyasa değeri %25 düştü; diğer sektörlerin ise piyasa değeri %42’den fazla arttı. Net borçtaki sürekli artışın ise 2021 yılındaki seviyenin iki katından fazla olması bekleniyor. Ayrıca, artan sermaye maliyeti, kredi notlarına da düşüş olarak yansıyor.

Avrupa’da finansal kurumlar, AB Taksonomisi ve Sürdürülebilir Finansal Raporlama Düzenlemesi gibi mevzuatlara uyabilmek için varlıklarını ESG’ye yönelik düzenlemeye başlıyor. Dünyada, yönetim altındaki ESG varlıklarının yıllık büyümesinin sürmesi bekleniyor. Bunun dışında, analizimize göre ESG listelerinde üst sıralarda yer alanların borçlanma maliyetleri 0,6-0,9 yüzde puanı azalıyor; bu da ESG performansının finansal duruma pozitif bir etki yaptığını gösteriyor. Ancak, ortalama olarak tedarikçilerin yalnızca 10’da 1’i ESG finansman opsiyonlarından faydalanıyor.

ESG potansiyelini gerçekleştirebilmek için otomotiv tedarikçilerinin hemen harekete geçmesi gerekiyor. ESG konusunda en yüksek performansı gösteren şirketler, ESG konusunu üst düzey yöneticiler için en öncelikli konu haline getiren şirketler. İddialı hedeflerin ve kilit performans göstergelerinin tanımlanması hem raporlama hem de öz kaynak açısından hayati önem taşıyor. ESG stratejisi ve dönüşümü, finansal avantajlardan yararlanmak ve büyümeye hazırlanmak isteyen otomotiv tedarikçileri için artık hiç olmadığı kadar önemli.

Rapora ulaşmak için tıklayınız

Otomotiv tedarikçilerinin mevcut finansal durumu

Otomotiv tedarikçileri sektörü, diğer sektörlere kıyasla, eski avantajlı konumunu kaybetmiş durumda; bu da onlar için özellikle de çalkantılı zamanlarda sermayeye erişimi zorlaştırıyor. Otomotiv sektörü, enerji ve enflasyon krizine daha duyarlı. Elektrikli araçlara, dijitalleşmeye ve yazılıma yönelik devam eden dönüşümde çok ciddi miktarda yatırımlar gerektiriyor. Tedarik zincirindeki aksaklıklar, kısa vadeli finansal performansı baskılarken; tedarikçilerin birçoğu faaliyet performanslarını koruyabilmek için kısa vadede tedarik kesintileriyle mücadele eden “acil durum ekipleri” gibi hareket ediyor.

Düşük maliyetle sermayeye erişimde ESG’nin rolü

ESG konusunda yüksek performans işe yarıyor: ESG konusunda lider şirketler (ESG riski daha düşük olanlar) ESG puanı olmayan ya da puanı düşük olan şirketlere göre daha düşük maliyetle sermayeye erişebiliyor. Sağlam bir ESG stratejisi ve hedef kilit performans göstergeleriyle uyumlu bir yönetim sistemi çok kritik önem taşıyor. Tedarikçilerin yaklaşık %80’i ESG’yi en önemli önceliklerinden biri olarak görüyor ancak, %70’i hala belirli önlemleri almaya başlamadı.

Yıllık 28-42 milyon Euro

ESG performansı en yüksek olan şirketlere sağlanan avantajlardan faydalanan her bir tedarikçinin borç ödemelerinden edeceği tasarruf

Ayrıca, yasal düzenleme baskısı nedeniyle finansal kurumlar, varlıklarını ESG’ye yönelik düzenlemeye başlıyorlar; bu da otomotiv tedarikçileri için büyüyen bir fırsat. ESG varlıkları 2024 yılına kadar 50 trilyonu aşacak ve tahmini küresel hacmin %35’inden fazlasını temsil edecek. Hem kamu görüşlerinin hem de politik görüşlerin ortaya koyduğu gibi, artan müşteri beklentileri de ESG için diğer bir teşvik unsuru. Otomotiv tedarikçileri, artan ESG varlıkları arzından faydalanabilir.

Bunu hayata geçirebilmek için gereken, çalışanları sürece dahil etmek ve kilit paydaşları ikna etmek gibi şirket içi adımlar, ESG finansmanıyla ilgili hedeflerin askıya alınmasına neden oluyor.

ESG finansmanından faydalanma yarışını nasıl kazanabilirsiniz?

Üç başarı ilkesinden oluşan çerçevemizde, ESG finansmanı için gereken kilit performans göstergeleri raporlaması, ESG stratejisi, dönüşüm ve organizasyon bir araya geliyor.

ESG finansman avantajlarından faydalanabilmek için otomotiv tedarikçilerinin, aşağıdaki üç adımı uygulayarak ESG yolculuklarını “stratejiden uygulamaya” önceliklendirmeleri gerekiyor: